SMR dönemi başlıyor: İngiltere ve ABD nükleer güçlerini birleştiriyor

İngiltere ile ABD, nükleer enerjinin gelişimini hızlandırmayı hedefleyen yeni bir anlaşmaya imza atmaya hazırlanıyor. Bu iş birliğiyle istihdam ve İngiltere’nin enerji güvenliğinin güçlendirilmesi amaçlanıyor.

Anlaşmanın, ABD Başkanı Donald Trump’ın bu hafta gerçekleşecek resmi ziyareti sırasında duyurulması ve milyarlarca sterlinlik özel yatırımın önünü açması bekleniyor.

BBC’nin haberine göre, Başbakan Sir Keir Starmer, iki ülkenin “nükleer enerjide altın çağ” inşa ettiğini ve bu sayede küresel yeniliklerin ön saflarında yer alacağını vurguladı. Hükümet, nükleer enerjinin hanehalkı enerji maliyetlerini düşüreceğini, istihdam yaratacağını, enerji bağımsızlığını güçlendireceğini ve iklim değişikliğiyle mücadelede önemli rol oynayacağını belirtiyor.

Atlantik Nükleer Enerji Ortaklığı

“Atlantik İleri Nükleer Enerji Ortaklığı” olarak adlandırılan bu anlaşma, şirketlerin hem İngiltere’de hem de ABD’de yeni nükleer santraller kurmasını kolaylaştıracak. Düzenleyici süreçlerin hızlandırılmasıyla birlikte, lisans onay süresi dört yıldan iki yıla inecek.

Bu adım, aynı zamanda iki ülke şirketleri arasındaki ticari iş birliklerini artırmayı da hedefliyor.

Modüler reaktörlerle yeni dönem

Anlaşmanın en dikkat çekici projelerinden biri, ABD’li X-Energy ile İngiltere merkezli Centrica’nın Hartlepool’da 12’ye kadar gelişmiş modüler reaktör inşa etme planı. Bu reaktörler 1,5 milyon eve elektrik sağlayabilecek kapasiteye sahip olacak ve yaklaşık 2.500 kişiye istihdam yaratacak. Projenin toplam değerinin 40 milyar sterline, yalnızca kuzeydoğu İngiltere’deki yatırımların ise 12 milyar sterline ulaşabileceği tahmin ediliyor.

Centrica CEO’su Chris O’Shea, bu iş birliğinin uzun vadede İngiliz tüketicilere “istikrarlı enerji fiyatları” sağlayacağını belirterek, insanların gelecekte enerji maliyetlerini daha öngörülebilir şekilde planlayabileceğini söyledi.

Küçük Modüler Reaktörler (SMR)

SMR’ler büyük nükleer reaktörlerle aynı prensipte çalışıyor ancak çok daha küçük ölçekli. Kapasiteleri büyük bir reaktörün üçte biri kadar. Fabrikalarda kit halinde üretilip sahada monte edilerek kullanılabiliyorlar. Henüz gelişim aşamasında olan bu teknoloji, enerji sektöründe önemli bir dönüşüm potansiyeli taşıyor.

Yeni projeler ve yatırımlar

İngiltere-ABD ortaklığı kapsamında başka projeler de gündemde.

Last Energy ve DP World: Londra Gateway Limanı’nda mikro modüler reaktör projesi, 80 milyon sterlinlik özel yatırım desteğiyle hayata geçirilecek.

Holtec, EDF ve Tritax: Nottinghamshire’daki eski Cottam kömür santrali, nükleer enerjili bir veri merkezi üssüne dönüştürülecek. Bu proje 11 milyar sterlin değerinde olup binlerce yüksek nitelikli iş olanağı yaratacak.

Bunun yanında, füzyon enerjisi araştırmaları ve 2028’e kadar Rusya’ya olan nükleer materyal bağımlılığının sona erdirilmesi de ortaklığın hedefleri arasında yer alıyor.

“Nükleer Rönesans” başlıyor

Enerji Bakanı Ed Miliband, nükleer enerjinin İngiltere’de evleri “temiz, yerli enerjiyle” besleyeceğini ve özel sektör yatırımlarıyla ülkeye büyüme ve kaliteli iş gücü kazandıracağını belirtti. ABD Enerji Bakanı Chris Wright ise anlaşmayı “nükleer rönesans” olarak niteledi ve özellikle yapay zekâ ile veri merkezlerinin artan enerji ihtiyacına çözüm sunacağını söyledi.

Nükleer enerjide geçmiş ve gelecek

1990’larda İngiltere elektrik ihtiyacının %25’ini nükleer enerjiden karşılıyordu. Günümüzde bu oran %15’e düşmüş durumda ve mevcut reaktörlerin çoğu önümüzdeki on yılda kapatılacak.

Kasım 2024’te İngiltere, 30 ülkeyle birlikte 2050’ye kadar nükleer kapasitesini üç kat artırma taahhüdü vermişti. Ayrıca, Suffolk’taki Sizewell C nükleer santralinin inşası için özel yatırımcılarla anlaşma sağlandı. Rolls Royce’un geliştirdiği İngiltere’nin ilk küçük modüler reaktörleri de bu programın bir parçası olacak.

Author: can tok

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir